Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Geçmişte nasıl deniz altından borularla su getirdiysek, deniz altından kablolarla da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni Türkiye’deki elektrik sistemine entegre edeceğiz.” söz konusu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) kuruluşunun 40’ıncı yıl kutlamalarına katılmak ve temaslarda bulunmak üzere başkent Lefkoşa’ya gelen Yılmaz, Ercan Havalimanı’nda Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu KKTC Başbakanı Ünal Üstel tarafından karşılandı. Kıbrıs Türk Barış Gücü. Kuvvetler (KTBK) Komutanı Tümgeneral Sebahattin Kılınç, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Osman Aytaç ve diğer ilgililer.
Havalimanında gazetecilere açıklamalarda bulunan Yılmaz, Kıbrıs Türk halkının varoluş mücadelesinin parlayan yıldızı KKTC’nin ilanının 40’ıncı yıl dönümü kutlamalarında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı temsil etmek üzere KKTC’ye geldiklerini söyledi.
Bu yılın Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıl dönümü olduğuna işaret eden Yılmaz, “Gerçekten çok özel bir yılı hep birlikte yaşıyoruz. 40 yıl önce esarete ‘hayır’ diyen Kıbrıslı Türk kardeşlerimiz egemenliklerine sahip çıktılar ve bir Kıbrıs kurdular. Özgür ve bağımsız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.” Kuzey Kıbrıs Cumhuriyeti’ni kurdular. Yarın hep birlikte kutlayacağız ve kutlayacağız. Bu vesileyle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 40’ıncı yıl dönümünü bugünden itibaren kutlamayı diliyorum. Kaç 40 yıl, kaç 100 yıl. İnşallah egemen bağımsız bir devlet olarak geleceğe doğru ilerleyecektir. ” dedi.
“Kıbrıs sorununun çözümü için öncelikle Kıbrıslı Türklerin doğuştan gelen haklarının, yani egemen eşitliğinin ve uluslararası eşit statüsünün kabul edilmesi ve ilan edilmesi gerekmektedir. Bu bağlamda ilgili tüm taraflar, Kıbrıslı Türklerin bu haklarını tescil etmeye davet edilmektedir. Kıbrıslı Türkler, adanın gerçeklerine dayanarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanırlar.” Çağırıyoruz.” diyen Yılmaz, Türk Yüzyılının aynı zamanda Kıbrıs Türklerinin de yüzyılı olduğunu ve bu yüzyılı birlikte inşa edeceklerini vurguladı.
“Her iki taraf da kazançlı çıkacak”
Kıbrıs Türk halkının refahı ve huzuru için KKTC’deki ilgili tüm makamlarla ortak çalışmalarını kararlılıkla sürdüreceklerinin altını çizen Yılmaz, şöyle devam etti:
“Şu anda içinde bulunduğumuz Yeni Ercan Havalimanı da bunun en somut göstergelerinden biri. Buranın açılışı geçtiğimiz aylarda ortak bir çalışmayla sağlandı. Bugün gördüklerimizle gurur duyuyoruz. Devam edeceğiz. Bu başarıların üstüne koyarak yeni projelerle yolumuza devam ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde Sayın Başbakan Türkiye de beni ziyaret etti dedi. Artık mali işbirliğimiz kapsamında birçok konu var. En önemli önceliklerimizden biri de enerji konusu. Tıpkı getirdiğimiz gibi. Geçmişte deniz altından borularla su alırken, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni deniz altından kablolarla Türkiye’deki elektrik sistemine entegre edeceğiz. Böylece iki taraf da karlı olacak. Ayrıca mümkün olacak. Burada üretilen yenilenebilir enerjinin daha geniş bir ağ içerisinde değerlendirilmesi elbette orta vadeli bir proje. Fizibilite çalışmalarına başladık. Bu gerçekleşene kadar adadaki Kıbrıslı Türklerin herhangi bir olumsuzluk yaşamaması için neler yapabileceğimizi değerlendirdik. Yaşanan zorlukları ve ilgili konuları değerlendirdik. “Hem Türkiye’den hem de KKTC’den kurumlarımız ve teknik meslektaşlarımız önümüzdeki günlerde bu konuları daha detaylı ele alacaklar.”
Türkiye’nin, Kıbrıs Türklerinin müreffeh bir geleceğe yönelik attığı kararlı adımlara, vatan ve garantör olarak destek vereceğini ve sonsuza kadar Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin teminat kaynağı olmaya devam edeceğini vurgulayan Yılmaz, hoş karşılamalarından dolayı Kıbrıs Türklerine teşekkür etti. ve misafirperverlik.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Türkiye Büyük Millet Meclisi Milli Savunma Kurulu Başkanı ve AK Parti Kayseri Milletvekili Hulusi Akar, Türkiye Büyük Millet Meclisi Dijital Medya Komisyonu Başkanı, AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, TESK Başkanı Bendevi Palandöken Lefkoşa’ya geldi.
